İzmir’de gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamalar protesto edildi
İZMİR – Türkiye Gazeteciler Birliği (TGS) İzmir Şubesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti, gazetecilere yönelik son dönemde artan baskı, gözaltı ve tutuklamaları protesto etmek amacıyla basın açıklaması düzenledi. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde düzenlenen açıklamada, “Gazetecilik suç değildir” ve “Gazetecilikten vazgeçmeyeceğiz” yazılı pankartlar taşınarak, “Özgür basın susturulamaz”, “Sessiz kalmayın” gibi sloganlar atıldı. Sessiz kaldığın sürece sıra sana gelecek” sloganları atıldı. Gazeteciler adına açıklama yapan TGS İzmir Şube Başkanı Nil Kahramanoğlu, demokratik yaşamın ve özgür düşüncenin temeli olan gazetecilik faaliyetinin her geçen gün tehdit altına alındığını söyledi.
‘SİYASİ YÖNETİM FARKLI FİKİRLERE BASKI YAPMAYI DEVAM EDİYOR’
Kahramanoğlu, “Basın ve ifade özgürlüğü adına yeni bir hak ihlali yaşamadığımız gün geçmiyor. Sansürü ve yasağı hayatın her alanına taşıyan siyasi iktidar, farklı fikirleri bastırmaya devam ediyor.” Son 48 saatte çok sayıda gazetecinin gözaltına alındığını ve soruşturma başlatıldığını ekledi. Kahramanoğlu, “Dezenformasyon yasası bahanesiyle yaptığı haber nedeniyle Tolga Şardan tutuklandı, Dinçer Gökçe ve Cengiz Erdinç gözaltına alındı, Birgün gazetesinden Uğur Şahin, İsmail Arı ve Uğur Koç ile Bianet editörü Evrim Kepenek hakkında soruşturma başlatıldı. Kendisi de sendikamızın aktif bir üyesidir.” “Bu terimi kullanmak kelimenin tam anlamıyla gazetecilik faaliyetlerine saldırıdır. Bunlar gazetecilere yönelik baskı politikasının bir parçasıdır” dedi.
‘HABER YAZMAYA DEVAM EDECEĞİZ’
Kahramanoğlu, tüm siyasi iktidar sahiplerine seslenerek, “Biz gazeteciler, halkın bilgi alma hakkının yerine getirilmesi için çalışan fikir emekçileriyiz. Biz sizin halkla ilişkiler ofisiniz ya da sahibinin sesi olan bir meslek grubu değiliz. Her türlü niyet dile getirilebilir. Yeter ki hakaret içermesin, yeter ki yaşananlar, çıkarları ona aykırı olan hakikate hizmet etsin.” “Ne olursa olsun haber konusu olabilir. Bu nedenle mesleğini icra ettiği için cezaevinde bulunan tüm meslektaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyoruz. Ayrıca sansüre ve otosansüre yol açan tüm uygulamalardan vazgeçilmelidir. Koşullar ne olursa olsun haber yazmaya devam edeceğiz” dedi.
İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nden Mehlika Dökmen, totaliter rejimlerin varlıklarını sürdürebilmek için medyayı kendilerine bağımlı hale getirerek başladıklarını belirterek, Türkiye’deki sürecin de farklı olmadığını söyledi. Dökmen, gazetecilere yönelik soruşturma, gözaltı ve tutuklamaların kabul edilemez olduğunu vurguladı.